T. C.
Y A R G I T A Y
6. C E Z A D A İ R E S İ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
B O Z M A Ü Z E R İ N E
Esas No : 2023/13316
Karar No : 2023/10234
Tebliğname No : 4 – 2022/115048
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İzmir 25. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 13.05.2022
SAYISI : 2022/35 E., 2022/345 K.
KATILAN :
ŞİKÂYETÇİLER : N…. …., N….. …., L…. ….
SUÇ : Tehdit
SUÇ TARİHİ : 17.11.2010
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEMYİZ EDEN : Sanık
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 07.11.2011 tarihli ve 2011/1162 Esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında tehdit ve hakaret suçlarından 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 106/1-1.cümle, 125/1, 53. maddeleri gereğince kamu davası açılmıştır.
2. İzmir (Kapatılan) 21. Sulh Ceza Mahkemesinin 28.11.2011 tarihli ve 2011/97 Esas, 2011/1068 Karar sayılı kararı ile, sanığın 5237 sayılı Kanun’un 106/1-1.cümle maddeleri gereğince 5 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, 5271 sayılı Kanun’un 231/11. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına kararı verilmiştir. Karar 23.12.2011 tarihinde kesinleşmiştir. Sanığın 5 yıllık süre içerisinde İzmir (Kapatılan) 5. Sulh Ceza Mahkemesinin 2013/754 Esas – 2014/129 Karar sayılı dosyasından hakaret suçundan mahkûmiyetine karar verildiği, suç tarihinin 19.06.2012 olduğu, atılı suçtan ihbarda bulunulmakla, 5271 sayılı Kanun’un 231/11. maddesi gereğince hükmün açıklanmasına karar verilmiştir.
İzmir (Kapatılan) 21. Sulh Ceza Mahkemesinin 11.04.2014 tarihli ve 2014/361 Esas 2014/395 Karar sayılı kararıyla 5237 sayılı Kanunu’nun 106/1-1.cümle, 62, 53. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 5237 sayılı Kanunu’nun 125/1, 62, 52. maddeleri uyarınca 1500 TL apc ile cezalandırılmasına karar verilmiştir. Karar
sanık tarafından temyiz edilmiştir.
3. Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 05.10.2017 tarihli ve 2015/12346 Esas, 2017/21622 Karar sayılı ilamı ile;
”A-Sanık hakkında hakaret suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,
Anlaşıldığından, sanığın temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
B-Tehdit suçu açısından yapılan temyiz incelemesinde; Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
4. İzmir 25. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.11.2019 tarihli ve 2017/1088 Esas, 2019/1013 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5237 sayılı Kanunu’nun 106/1-1.cümle, 62, 53. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir. Karar sanık tarafından temyiz edilmiştir.
5. Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 01.12.2021 tarih, 2021/28658 Esas ve 2021/28264 Karar sayılı ilamı ile;
” Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak; 17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanun’un 24. maddesi ile değişik CMK’nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK’ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin 1. fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesi’nin 14/01/2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla “basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’nın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK’nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa’nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 7 ve CMK’nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, ”
Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
6. İzmir 25. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.05.2022 tarihli ve 2022/35 Esas 2022/345 Karar sayılı kararıyla 5237 sayılı Kanunu’nun 106/1-1, 62, 53. maddeleri gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın Temyiz Sebepleri
1. Sanığın Beraat etmesi gerektiğine,
2. Vesaire İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Katılanın teyzesinin sanığın eşi olduğu, sanık ile katılanın teyzesi arasında boşanmadan kaynaklı problemler yaşandığı, olay günü katılanın askerlik yaptığı sırada sanığın, eşi olan katılanın teyzesini telefon ile aradığı, ancak telefonu katılanın açtığı, katılanın sanığa teyzesini rahatsız etmemesi konusunda uyardığı, sanığında katılana ”Seni bulunduğun birlikten aldırır, dağa kaldırır, sinkaf ederim. Ananı da sinkaf ederim” diyerek tehdit ve hakarette bulunduğu anlaşılmaktadır.
2. Sanığın aşamalarda ”Telefonda kızdığını ancak tehdit ve hakaret etmediğini'” beyan ettiği olayı inkara yönelik savunması dosyasında mevcuttur.
3. Katılanın aşamalarda değişmeyen beyanı dosyasında mevcuttur.
4.İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosunun uzlaşmanın gerçekleşmediğine yönelik uzlaştırmacı raporu dosyasında mevcuttur.
5. Mahkemece Hukuki Süreç başlığı altında (3) ve (5) numaralı parağrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmlarına uyulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
IV. GEREKÇE
Sanığın Diğer Temyiz Sebepleri Yerinde Görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın aşamalarda suçlamayı kabul etmediği, taraflar arasında tartışma yaşandığı, sanığın telefon ile görüştüğünü kabul ettiği ancak bu arama sırasında sanığın katılanı tehdit ettiğine ilişkin katılanın soyut iddiasının dışında bu iddiayı destekleyen başkaca bir delilin bulunmadığı anlaşılmakla, ”Şüpheden sanık yararlanır” ilkesi gözetilerek, sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şeklide mahkumiyet kararı verilen hükümde, hukuka aykırılık bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İzmir 25. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.05.2022 tarihli ve 2022/35 Esas, 2022/345 Karar sayılı kararında sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünde hükmün 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,
26.04.2023 tarihinde karar verildi.